Cüneyt Arkın ile ilgili tarihin tozlu raflarında kalmış bilgiler…

  • 28 Haziran 2022
  • Cüneyt Arkın ile ilgili tarihin tozlu raflarında kalmış bilgiler… için yorumlar kapalı
  • 709 kez görüntülendi.

Cüneyt Arkın ile ilgili tarihin tozlu raflarında kalmış bilgiler…

Türkiye, Cüneyt ağabeyini kaybetti. Sinemamızın duayen ismi Cüneyt Arkın’ın ölümü hepimizi derinden üzdü. Hem oyunculuğuyla hem de duruşuyla Türk halkının sevgisini kazanmıştı. Yaşayan gerçek bir efsaneydi. Bir gün elinde tabancayla vuruyor, kırıyor. Ama hep haklıyı haksızdan ayırmak, adalet dağıtmak için… Bir gün kadınların kalbini çalan yakışıklı, güzel sözlü, romantik bakışlı birisi oluyor. Bir başka gün ise elinde kılıç, at üstünde tarihe uzanıyor… Bütün rollerin, bütün karakterlerin en başarılı adamı: Cüneyt Arkın

04 Eylül 1984: ÇAPKINLIK YAPMAYAN ERKEKTEN ŞÜPHELENİYORLAR
Cüneyt Arkın, 1984 yılında çapkın olduğunu düşünenler için şöyle demişti, “Çapkınlık yapmayan erkekten şüphe ediyorlar. Bu yüzden arada çapkınlık yapmak lazım. Yapmasanız bile yapıyor gibi görünmeniz gerekir.”

80’Lİ YILLARDA KADİR İNANIR İLE TERS DÜŞTÜLER
Kadir İnanır 1984 yılında Cüneyt Arkın için, “Sinemada artık tükenmiştir!” dedi. Kadir İnanır, kendisiyle film çekmek vazgeçen Arkın için, “Benimle oynaması onun için büyük bir fırsattı. Bu fırsatı kendisi tepti” dedi.

Tartışmanın nedeni ise Kadir İnanır’ın isminin afişlerde önce yazılmasıydı. Cüneyt Arkın, afişte önce kendi isminin yazılmasını istemiş ancak kabul ettirememişti. Kabul ettiremeyince de anlaşmayı feshetmişti.

Konuyla ilgili Cüneyt Arkın, “Ben Kadir’den daha eskiyim. Afişlerde benim adım daha önce yazılmalıdır. Herkesin bir devri vardır. 10 yıl önce gerçekten onun devriydi. Onunla film çevirmek benim için inanılmaz bir fırsat olurdu.”

“Ama ne yazık ki onun devri kapandı. Şimdi benim devrim devam ediyor. Cüneyt Bey hala 10 yıl öncesini hayal ediyor.”

YIL 1970…
“Adım Cüneyt Arkın. Ama, kafa kağıdımda Fahrettin Çöreklibatur diye geçer. 8.2.1937 Eskişehir doğumluyum. Babamın adı Yakup, annemin ki ise, Halise’dir. Yemeklerden en çok çöp kebabını, çiçeklerden gülü, hayvanlardan ise atı severim. İnsanları ayırt etmem.”

YIL 2000: EŞCİNSEL TARTIŞMASI
“Kahpe Bizans’ta 12 kişiden 11’i eşcinsel. Tarihimiz çok şanlı. Kolomb Amerika’yı keşfetmeden önce bizde Amerika’nın haritası vardı. Tutunabileceğimiz bir tarih vardı, onu da bitirecekler.”

“OYNAMAM”
Cüneyt Arkın, daha önce POSTA’dan Oya Çınar’ın, “Günümüzde oyunculuğun sınırları hala tartışma konusu olabiliyor. Hiç asla oynamam dediğiniz bir rol var mı?” sorusuna da şöyle yanıt vermişti…

Genelde “Hayır” demez oyuncu. Bir teklif gelince zaten başlar hayal kurmaya, o kişiyi düşünmeye. Ama mesela Recep İvedik rolünü dünyayı versen oynamazdım. Ya da bir eşcinseli, bir kadını oynamam. Yaptığın işin sana yakışması lazım. Biz Anadolu çocuğuyuz.

“ARTIK YEMEKLERİ ÖNÜME KOYARLARDI”
Cüneyt Arkın, daha birkaç hafta önce set anılarından bahsetmişti ve şöyle konuşmuştu: : ‘Çok iyi yaşadınız’ demişsiniz… Anlatayım: Artık yemekleri önüme koyarlardı! İstanbul’da Tıp Fakültesi’nde okurken ilk iki yılımı Sirkeci’de bir otel odasını iki inşaat işçisiyle paylaşarak geçirdim. Ders zamanı okula gider, kalan zamanda da onlarla inşaatlarda çalışırdım. Bir yanda anatomi dersi, öte yanda inşaat işçiliği.

Stajımı yaptıktan sonra az çok hasta tedavi edebilir duruma geldiğimde hocam Cihan Abaoğlu beni evlere hasta bakıcı olarak göndermeye başladı. Hastanın başında 24 saat bekleyip, acil durumda müdahale etmekti görevim. Fakat tabii yeri geldiğinde adamı tıraş da ediyordum, altını da temizliyordum.

“Ayda burs parası olarak 60 lira alırdım. Hasta bakıcı olarak bir eve gittiğim zaman ise günde 15 lira kazanıyordum. Ama ev sahiplerinin artık yemeklerini önüme koymaları çok ağrıma giderdi. İlk paramı aldığımda fırına koşup paranın hepsiyle ekmek aldım. Çiğnemeden yuttum, patlayana kadar yedim. Sonunda da kustum. ”

“Ekmekleri görünce açlık korkumu yeniyor, huzur buluyordum. Yıllar sonra bile kaldığım otel odalarında baş ucumdaki komodinin üzerine bir somun ekmek koyar, ancak ona bakarak uyuyabiliyordum…”

CÜNEYT ARKIN SAKATLIKLARI
Malkoçoğlu, Battal Gazi gibi filmlerinde oynayan Cüneyt Arkın, dublör kullanmıyordu. Bu da bazen ölümlerden dönmesine neden oldu. İşte Cüneyt Arkın’ın yaşadığı bazı sakatlıklar…

Malkoçoğlu’nun üçüncü filminde kafa travması geçirerek 8 gün boyunca komada kaldı. Selahattin Eyyübi filmi setinde attan düşünce omzu ezildi. Bir başka aksiyon içerikli filmi Çöl Kartalı’nda boyun omurları ezildi.

Battal Gazi filminde boyun omurları ikinci kez ezildi. Çıtkırıldım adlı filminde sağ el kemikleri parçalandı.

Cehenneme Bir Yolcu Var filminin setinde çatlak diziyle bir şekilde oynadı, sonra dizinin üstüne düştü ve eklem içi apse yaptı. Çöl Kartalı filminde attan düşmekle kalmayıp, atın altında kaldı.

Çıtkırıldım filminde sol göz ve kaşları yarıldı. Şafakta Üç Kurşun filminde sol omzu çıktı. Malkoçoğlu’nda sol kısmındaki dört kaburgası kırıldı.

Adsız Cengaver filminde orta ve yüzük parmakları kesildi. Cici Gelin filminin setinde bel fıtığı oldu. Sol bacağı 6 ay boyunca hiç tutmadı.

Akıncılar Geliyor filminde sol diz kapağı çatladı. Adsız Cengaver filminde sol bilek kemikleri kırıldı. Hacı Murat filminde sol kaval kemiği kırıldı.

Komada bile kalan, sinemaya gönül vermiş bir kahraman… Cüneyt Arkın… Seni unutmayacağız.

Yandex.Metrica