Somuncu babanın hikayesini okumuş muydunuz?

Somuncu Baba kimdir? diye sorsalar “halka ekmek dağıtan nurani zat ”derlerdi. Tâ ki Ulu Caminin açılışına kadar…

Zamanın insanlarına sorulabilseydi, Somuncu Baba kimdir diye herkes onu hergün halka ekmek değıtan yaşlı nurani zat diye gösterirdi.

Tâ ki ulu caminin açılışına kadar. Anadolunun ve Osmanlının manevi mimarlarından olan Hacı Bayram Veli’nin de hocası olan Somuncu Baba’nın asıl adı Hamid-i Veli’dir.Halk içinde hakka ve halka hizmet edip talebe yetiştirip sırrı ile birlikte yaşıyordu.Halktan kimse onun ise onun manevi şahsiyetini ve kerametlrini bilmezdi.

Yıldırım beyazıt Niğbolu savaşını kazandıktan sonra yaptırdığı Bursa Ulu Caminin açılışını hem damadı hemde manevi yönüyle halkın da teveccühünü kazanmış olan Emir Sultan’a yaptırmak ister.Cami inşaatı bitip açılış zamanı geldiğinde Emir Sultan padişaha dönerek der ki;

Hünkarım bu belde de bizden daha alim kimseler varken hutbe okumak bize düşmez” diyerek,Somuncu Baba lakaplı Hamid-i Veli Hazretlerini işaret eder. Somuncu Baba ”ne ettin Emirim , bizi ele verdin” dese de padişah önünde görevi reddetmez alçak gönüllülükle camiyi açar ,kürsüye çıkar , vaaz ve nasihatlerde bulunur, herkes hayran olur.

Hamid-i Veli Hazretleri Hutbede fatiha suresinin 7 farklı yorum ve tefsirini yapar. Bu olağan üstü hutbeyi dinleyen cemaat Somuncu Baba’nın manevi büyüklüğünün farkına varmışlardır.

Hatta Osmanlı Devleti’nin ilk şeyh’ül İslamı Molla Fenari bu tevsir üzerine ”Ayn’ul Ayan” isimli Fatiha Tefsiri kitabını kaleme almıştır.

Kendi deyimiyle sırrı faş olan Hamid-i Veli Hazretleri talebeleriyle birlikte Bursa’dan ayrılır. Aksaray’a yerleştiğinde ve yaşadığı dönemde Hacı Bayram Veli yanında talebesi olarak yetişir.

1331-1412 yılları arasında yaşayan Somuncu Baba ömrünün son zamanlarını Darende’de geçirmiştir.Bu günde Darende’de ki türbesi sevenleri tarafından ziyaret edilmektedir.

Bu hikayeyi beğendiyseniz paylaşmayı unutmayın…