Para uzatıcılık :)
Para uzatıcılık 🙂
Gördüğüm en baba iş kalitesi vakasını anlatıyorum.
Kızılay’dan dolmuşa bindim
En arkadayım, bozuk yok, elli lira uzattım öndekine
Ne yaparsın? Parayı alıp, duygusuzca bir öndekine verirsin ya; bu aldı, güneşe tuttu parayı, baktı biraz, döndü bana:
“Gerçek” dedi.
Bak iş ciddiyetine. Para uzatıcılık nasıl olur? Önce sen değil yanındaki uzatsın diye duymazlığa gelirsin, sonra omzuna şaplağı yiyince bir şey söylemeden bir öndekine verirsin. Bu, kalite kontrol yapıp dolmuşçunun hakkını, hukukunu koruyor. Bununla da bitmedi, iki dakika sonra üstü gelmeyince, ben eziğinin sesi çıkmadığından bu gürledi:
– Patron, 50’den bir kişi gelmedi hâlâ!
Para buna geldi. Aldı parayı şak şak şak saydı, döndü bana:
“Üstü tamam” dedi.
Bak yemin ediyorum fabrikam, üretim tesisim olsa isterse okuma yazma bilmesin, alırım işe, kalite kontrol müdürü yaparım. Tek yanlış ürün olmaz.
Bana eğitimi yok, kalite eğitimi almalı falan demeyin. O almış eğitimini, amirlerinden görmüş sıkı kurs, Kal-Der Başkanı o gönlümde benim. Ben hayatımda saymadım para üstünü, o benim paramı sayıyor.
Ahmet Şerif İzgören