Bu zafer unutulmaz! Son nefesine kadar vatanını savunan şehitlerimizi minnetle anıyoruz

Bu zafer unutulmaz! Son nefesine kadar vatanını savunan şehitlerimizi minnetle anıyoruz

Üzerinden 107 yıl geçmesine rağmen hikâyeleri, menkıbeleri, türküleri ve efsaneleri ile kolektif hafızadaki yerini ilk günkü gibi koruyan, büyük toplumsal izler bırakan 18 Mart Çanakkale Zaferi, vatan savunmasının, fedakârlığın, kahramanlığın ve şehitliğin timsalidir.

Kahraman Mehmetçiğin dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermediği, “Çanakkale Geçilmez” diyerek yazdığı Çanakkale Destanı’nın 107’nci yılı bugün törenlerle kutlanıyor. 18 Mart Çanakkale Zaferi, Mustafa Kemal Atatürk’ün askerlerine “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir” dediği unutulmaz zaferdir.

KARADA VE DENİZDE

I. Dünya Savaşı sırasında Gelibolu Yarımadası’nda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleri tarihe damga vurdu. İtilaf Devletleri’ce; Osmanlı Devleti’nin başkenti konumundaki İstanbul’u alarak boğazların kontrolünü ele geçirmek amacıyla açılan cephede, milletimiz destan yazdı. Güçlü bir donanmaya sahip olan itilaf devletlerine karşı daha zayıf bir ordu ile savaşan şanlı ordumuz, büyük bir zafer kazandı.

İŞTE KAHRAMANLIK DESTANININ AYRINTILARI:

İtilaf devletleri, 3 Kasım 1914 yılında Boğazın girişindeki tabyaları imha etmek için yapılan saldırıya iki adet denizaltıyla birlikte 28 adet irili ufaklı gemi 68 topla katıldı. 17 dakika süren bu saldırıda bir top mermisi Seddülbahir Kalesi’ndeki cephaneliğe düşerken 5 subay ile 83 er şehit oldu. Bu askerlerimize “İlk Şehitler” denilmektedir.

200 YIL SONRA GELEN MAĞLUBİYET

18 Mart 1915 günü, boğaza giren 40 kadar gemiden 3’ü batırıldı, sekizi de ağır hasar aldı. İngiliz ile Fransızlar’ın kaybı 800, Türk ve Alman kaybı ise 90 kişidir. O gün Türk tabyalarına atılan yaklaşık 6 bin top mermisine karşı bu kayıp çok çok azdır. 200 yıl boyunca hiç yenilmeyen İngiliz Donanması, ilk defa 18 Mart’ta mağlubiyet acısını tattı. Yine o gün Türk askerlerinin etrafına toplam bin 500 kilo top mermisi düşmüştür.

İLK MODERN SAVAŞ

İngilizlerin uçak sayısı 55-60 iken Türklerin ise 22’dir. Bozcaada ve Seddülbahir’de birer uçak pisti inşaa edildi. İngilizler bu savaşta üç adet balon gemisi, bir uçak gemisi (Arc Royal) kullandılar. Dünyada ilk defa modern (kara, deniz, hava, denizaltı) savaş yapıldı.

MERMİLER HAVADA ÇARPIŞTI

Anzak Kolordusu’nun 6 Ağustos 1915’te Kanlısırt’a yönelik taarruzları ile bölgede üç gün süren çatışmalar olurken, 3 saat boyunca yapılan bombardımanda 17 bin top mermisi düştü. Kara savaşları sırasında karşılıklı hücumlar yapılırken, on milyonda bir ihtimal olan mermilerin havada çarpışması vuku buldu.

HER İKİ TARAF DA BÜYÜK KAYIPLAR VERDİ

Çanakkale Savaşı’na katılan devletlerin hepsi büyük kayıplar yaşadı. Savaş sırasında 56 bin Türk askeri hayatını kaybetti. Savaş sırasında yaralanan 21 bin askerimiz ise hastanede şehit oldu. Yaralı, kayıp ve hastalar ile beraber Türklerin toplam zayiatı 250 bin kişiyi buldu. Britanya İmparatorluğu, günümüzde bilinen adıyla İngiltere, Çanakkale Savaşı sırasında 205 bin kişilik askeri kayıp yaşarken, Fransa 47 bin kişilik askeri kayıp vermiştir.

YAŞASIN ÖZGÜRLÜK YAŞASIN BARIŞ

Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Çanakkale gibi çok özel bir şehrin yöneticisi olmanın gururunu yaşadığını söyledi. Türk tarihine damga vurmuş en önemli olaylar arasında yer alan Çanakkale Zaferi ile ilgili konuşan Başkan Gökhan, “Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm kahramanlarımızı, Çanakkale şehitlerimizi ve canlarını, ruhlarını bu güzel toprağa adayan tüm isimsiz kahramanları şükranla anıyoruz. Yaşasın kardeşliğimiz, yaşasın özgürlüğümüz ve yaşasın barış” dedi. Gökhan, şöyle devam etti: “Tarihlerimiz yine Mart’ın 18’ini gösteriyor. Yüreklerimizde uçsuz bucaksız bir minnet, bir o kadar da buruk acı var. Biliyorsunuz, bu kadim şehir Çanakkale; şehitlerin destanlara sığmayan diyarıdır, bu Boğaz; aşkın ve hakkın zaferi, bu destan; Çanakkale’ye göğsüyle siper olanların zafer tacıdır. Çanakkale’de rüzgârlı tepelerin üzerindeki her kitabe; savaşın, acının ardından barışın, kardeşliğin değerini anlatır.”